HaberOvasi.Com

Akcagöz, Alman Hakimin Sözünü Anımsattı

SAMSUN HABER

Liberal Demokrat Parti Samsun İl Başkanı Av.Samet Menteşoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi Samsun İl Başkanı Av.Tufan Akcagöz'ü makamında ziyaret etti.

Referandum sürecinin ülkeyi bir girdabın içine sürüklediğini belirten Menteşoğlu, " Adeta köprüden önceki ilk çıkış noktasındayız. Bunun farkında olmalıyız. Bu Anayasa değişikliği, tüm özgürlüklerimizin önünde büyük engel teşkil ediyor. Partimiz, Yüksek Seçim Kurulu'nun 109 sayılı kararına göre, referandum sürecine katılamayacak. Ancak bu karar, bireysel olarak hayır için mücadele etmeyeceğiz anlamına gelmemelidir. Biz, gücümüz yettiği oranda bu referandum sürecinde etkin olmaya çalışacağız. Bireysel mücadele gücümüz vardır. Bireysel olarak, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak referandum sürecinde etkin olmamıza, hiç bir engel yok " dedi.

Liberal Demokrat Parti Samsun İl Başkanı Av.Samet Menteşoğlu'nu, İl Başkanlığı'nda ağırlayan Tufan Akcagöz, " Genç bir meslektaşımın, Liberal Demokrat Parti İl Başkanı olarak görev yapıyor olması benim için ayrı bir gurur vesilesidir. Bunun dışında, keskin zekalarına da güveniyorum. Yüksek Seçim Kurulu'nun, kendilerini bu referandum sürecinden uzak tutmaya dönük kararının bir anlam ifade etmediğini de görüyorum. Yasaklama ile hiç bir şeyi halledemezsiniz. Yasaklama ile hiç bir mantıklı sonuca varamazsınız. İlkesine inanan, kendine güvenen herkes, 16 Nisan referandumunda hayır demek için çalışacak, çalışmaya devam edecektir. Bunu engellemeye kimsenin gücü yetmez. Bu Anayasa, bir totaliter rejim öngörüyor. Doğru mu, yalan mı? Bu Anayasa değişikliği, ülkeyi başkalaştırıyor. Bunu görmemek mümkün mü? Sana, bana, bize faydası yok. Memlekete faydası yok. Kime faydası var? Aslında kimseye faydası yok ama bir kişinin ihtirasını tatmin ediyor gibi görünüyor. Bir kişinin aklı, milletin aklından büyük değildir. Bir kişinin iradesi, milletin iradesinin üstünde olmamalıdır. Yargı, bir ülkenin temel dayanağıdır. Adalet, mülkün temelidir diyoruz. Bu Anayasa değişikliği, adalet mekanizmasını tek bir kişiye bağlıyor. Olacak iş midir? Adalet, tek bir kişinin dümen suyunda yürüyecek. Yargı sistemi üzerinde tek bir kişi hakim olacak. Barolar daha aktif olmalıdır. Barolar, bu Anayasa değişikliğinin, toplumu parça parça edeceğini köşe bucak anlatmalıdır. Hukukçular, hiç şüphe yok ki bu gerçeği en iyi gören insanlardır. O nedenle, artık susma zamanı değildir. Hukukçular, toplumun önünde giden insanlardır. Bu sorumluluğu yerine getirmek zorundalar. Çünkü dayatılan süreç, tüm hukukçuların varlığını da yerle yeksan ediyor. Alman Hakimler Birliği Başkanı Sven Rebehn, Türkiye’de hukuk devletinin tasfiyesini endişeyle izlediklerini söylüyor. Bunlar, bizim açımızdan çok üzücü gelişmeler. Neden bu hale geldik, sebeplerini biliyoruz. Ülkenin geldiği hale bakın. Bu nedenle, hukukun egemenliği için, bağımsız ve tarafsız yargı adına, 16 Nisan'da sandıktan hayır çıkmak zorunda. " diye konuştu. 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.