’Bir Kereden Bir Şey Olmaz” düşüncesiyle uyuşturucu madde kullanmaya başlayan kişiler zamanla bağımlı hale gelir.
-Araştırmalara göre gençlerde madde kullanımına başlama yaşı 14’e düşmüştür. Bu nedenle ergenlik dönemi madde kullanımı açısından en riskli dönem olarak kabul edilmektedir.
-Anne babalar, çocuklarının davranışlarını bir dedektif gibi izlemeleri ve madde kullananlarda görülen değişiklikleri iyi tespit etmeleri, profesyonel yardım almaları gerekir. -Madde kullanımı için riskli dönem ergenliktir.
-Arkadaş etkisi ya da merak ederek madde kullanımına başlanmaktadır. -İlk adım sigara ile atılır. -Hiç kimse bağımlı olacağını düşünerek başlamaz. -Her zaman madde kullanımını kontrol edeceklerine inanılır. Kısa dönemde bir zararı hissedilmez.
-Ara sıra ‘keyif’ almak için kullanım hedeflenir. Ancak bir süre sonra kullanım sıklaşır ve maddenin ‘keyif verici’ etkileri yok olur. Kullanım giderek sıklaşır ve daha önce kullanılmış olan dozlar ‘keyif’ vermez hale gelir. Daha yüksek dozlara ihtiyaç duyulur. Doz arttıkça her şey kötüye gider. ‘Bu son kullanımım’ diyerek kullanımlar daha da sıklaşır.
-‘Bir daha asla kullanmayacağım’ şeklindeki söylemler hep ‘son’ kullanımı başlatır. Ama o son kullanımlar hiç bitmez.
-‘Ben bağımlı değilim, kendimi kontrol ediyorum dendiği anda, madde arayışları, daha yüksek dozda madde ihtiyacı ile artık ‘bağımlılık’ başlamış, iş işten geçmiştir. Uzun bir süre sonra kişi maddenin olumsuz etkilerini görmeye başlar.
-Madde kullanan kişi, kullanımdan aldığı keyif ile zararlarını görüp, bırakmak istemesine rağmen, kendinde o gücü göremez hale gelir.
-Maddeyi bırakma arzusu ve bunu becerebileceğine karşı inancı kaybolur ve kişi kendisini güçsüz hisseder.
-Bırakacağım ama ‘Bu meret bırakılmaz ki‘ düşüncesi ile hem bırakmak ister hem de kullanıma devam eder.
-Bu dönemde algılanan zararlar artarsa kişide madde kullanımından kurtulma isteği doğabilir.
-Maddeyi bırakma isteği, maddeyi alma hissinden daha kuvvetli olduğu için kişinin bu aşamada desteklenmesi ve umut verilmesi onun "Yapabilirim" inancını destekler.
-Tedavinin bu dönemde çok büyük etkisi olur. Sonunda bir süre bırakılır. Olumsuz durumlar unutulur. Keyif verici etkileri ise hep akıldadır. Her şey yolunda giderken birdenbire ‘Ben kendimi kontrol edebiliyorum, bir kereden bir şey olmaz’ düşüncesi ile tekrar kullanım olur ve kısır döngüyü başlatır.
-Ebeveynlerin çoğu; çocukları madde kullanımına başladıktan 2 sene sonra haberdar olmaktadır. Bu süre içerisinde yapılacak müdahaleler madde kullanımından uzaklaştıracak önemli zamanlardır. Bu sebeple ergenlerdeki değişiklikleri iyi takip etmek gerekir.
-Haksız yere suçlamamak, dikkatli davranmak gerekir.
-Bu dönemde en erken yapılması gereken davranış ergenle sağlıklı iletişim kurmaya çalışmaktır.
-Öğretmenlerine, arkadaşlarına, yakın çevresindeki kişilere danışarak gözlemlerini sorabilirsiniz.
-İletişimi arttırmak için girişimlerde bulunmak, madde ya da alkol kullanımıyla ilgili sağlıklı bilgiler edinmesini sağlamak, farkında olmadan yapılabilecek özendirici konuşmalardan kaçınmak, çocuğunuzun ilgi alanları hakkında bilgi sahibi olmak ve bu alanlarda kendisiyle ortak paylaşımlarda bulunmak fayda sağlayacaktır.
-Bu dönemde siz çocuğunuzla alkol ve madde hakkında konuşmaktan kaçınırsanız, başkaları sizden önce konuşup yanlış bilgilendirebilir.
-Anne - babanın, gençten laf almak için söylediği bir söz ise; ‘’Kafayı bir hapla iyi yapıyorlar değil mi? cümlesi ile genç; yapılan işi desteklediğinizi düşünecek veya kullanmıyorsa merakı artıracaktır. -Kısa ve basit mesajlar vermek her zaman etkilidir. Önemli olan yaşına ve beklentisine uygun bilgi vermektir. Meraklandıracak, ilgi çekecek şekilde anlatmaktan kaçınmalıdır. ‘ Beyinlerini yok ediyorlar’ ‘Düşünemez hale gelecekler’
-Çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren kendilerini, bedenlerini korumayı ve riskli durumlarda ‘Hayır’ ‘İstemiyorum’ demenin gerektiğini öğretmemiz gerekir.
-Madde kullanımının ilk zamanlarında anlamak çok zordur. Belirtilerin çoğu ergenlik dönemine özgü özelliklerle benzerlik göstermektedir. Gençte ortaya çıkan değişikliklerin başka nedenden kaynaklanıp kaynaklanmadığı araştırılmalıdır. Madde kullanımını ayırt etmede laboratuar tetkikleri kullanılır. Madde kullanımını anlamanın en kesin yolu idrar testleri ve saç testidir. İdrar testleri kullanılan maddeye göre değişmekle birlikte, ortalama son üç günde madde kullanımı olduğuna ilişkin bilgi verir. Saç testleri daha net sonuçlar vermekle birlikte, daha pahalı bir yöntemdir.
- Madde kullanmaya başlayan kişilerdeki ilk değişiklik çevrelerinde yapmış oldukları değişikliklerdir. Eski arkadaşların yerini yeni arkadaşlar alır. İlk kez madde kullanımı çoğunlukla yeni çevrenin içinde olmaktadır. Maddeye daha rahat ulaşım sağlayabilecek kişilerle yakınlaşır, eski arkadaşları ile görüşmeyi tek tek bırakır.
- Duygu durumu çok çabuk değişir. Kısa süre içerisinde çok neşeli, çok öfkeli, huzursuz, keyifsiz olabilir.
- Ders durumunda ani değişiklikler olur. Notları düşmeye başlar, okula devamsızlık görülür.
- Evde tek başına kalmak istiyorsa ya da arkadaşları ile birlikte dışarıda nerede olduğunu söylemeden buluşmaya başladıysa dikkat edilmelidir.
- Ailesi ile olan ilişkileri mümkün olduğunca mesafeli tutmaya başlar. Evde daha az zaman geçirmek ister ki ailesiyle çatışmasın.
- Kılık-kıyafete para harcamadığı halde, fazla para harcamaya başlar. Kişisel bakımı azalır. Giyimine dikkat etmez. Paranın temini için zor kullanma veya yasadışı yollar kullanılabilir. Gözlerde kızarıklık ve şişlikler başlar.
- Sinirlilik, gerginlik, kişilerarası ilişkilerde sorunlar yaşar, dalgınlık, dikkatsizlik başlar.
- İçine kapanır. Uyku düzeni değişir. Ya çok uyur, ya da çok az uykuya ihtiyaç duyar.
- Psikolojisinde karamsarlık, umutsuzluk ya da inançsızlık gibi duygu durumları oluşur. Dalgınlık, dikkati toplamakta güçlük gözlenebilir. Derse odaklanma güçleşir. Kullanılan maddenin cinsine göre uykulu bir hal veya daha hareketli bir kişilik görülebilir.
-Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımı; hiçbir faydası olmayan, her gramıyla zehir saçan, ruhen ve bedenen kişiye zarar veren maddelerdir. Giderek okuldan uzaklaşma ve sonra da terk etme görülebilir. Konuşmada güçlük ortaya çıkabilir. Sarhoşluk halinde olduğu gibi konuşma peltekleşebilir.
-Niye kullandığını soranları ve bırakmasını isteyenleri düşman olarak görmesini sağlar. -Beslenme alışkanlığında bir değişiklik ortaya çıkabilir. Kilo kaybı görülebilir. Genellikle yemek yeme çok azalır. -Madde yoksunluğu, kullanılan maddenin cinsine göre farklı tablolar ortaya çıkarır. Huzursuzluk, sinirlilik, endişe yoksunlukta ortaya çıkan belirtilerdir.
-Vücutta yara izleri, kesi izleri görülebilir. Bu dikkat edilmesi gereken bir durumdur. -Duygulanımında ani değişiklikler olması, Olağanın dışında saldırganlaşması, İştah kaybı,
-Giderek okula, spora, hobilerine karşı ilgisini kaybetmesi -Sık sık durumla uyumlu olmayan uykulu ve dalgın olması
-Gittikçe daha çok yalan söylemesi
-Evde sıklaşan para ve başka eşyaların kaybolması -Vücudunda, giysilerinde alışılmışın dışında lekeler, koku veya başka işaretlerin olması Satan kişiyi veya satın alan kişiyi gördüğünüzde 155 'e haber vermeniz, hem geleceğimiz için hem de onların tedavi edilebilmesi için vatandaşlık görevidir.
-Tedavi olmak isteyen her yaş grubuna öncelikli olarak Psikologlarımız, Psikiyatri Uzmanlarımız ve bunların sevki ile gönderilecek olan merkezler AMATEM ( Alkol ve Madde Tedavisi Merkezi ) ile UMATEM ( Uçucu Madde Tedavi Merkezi ) hizmet vermektedir.
-Aile değil tedaviyi kişinin kendisi istemelidir. Kişinin kendisi tedavi olmak istemedikçe, maalesef etkili bir tedavi başarısı sağlanamamaktadır.
-Masrafları Sağlık Bakanlığı tarafından karşılanmakta olup, kişiler ayrı bir ücret ödememektedir. ‘’GELECEĞİMİZİ ve KENDİNİZİ BİR MERAK UĞRUNA YOK ETMEYİN.’’ Bafra Halkının ve Bafra’da ki Tüm Sivil Toplum Kuruluşlarının, İNTERYA DERNEĞİ tarafından başlatılan bu projeye; çocuklarımızın geleceği ve toplumun huzuru için destek vereceğini biliyorum, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.
-Araştırmalara göre gençlerde madde kullanımına başlama yaşı 14’e düşmüştür. Bu nedenle ergenlik dönemi madde kullanımı açısından en riskli dönem olarak kabul edilmektedir.
-Anne babalar, çocuklarının davranışlarını bir dedektif gibi izlemeleri ve madde kullananlarda görülen değişiklikleri iyi tespit etmeleri, profesyonel yardım almaları gerekir. -Madde kullanımı için riskli dönem ergenliktir.
-Arkadaş etkisi ya da merak ederek madde kullanımına başlanmaktadır. -İlk adım sigara ile atılır. -Hiç kimse bağımlı olacağını düşünerek başlamaz. -Her zaman madde kullanımını kontrol edeceklerine inanılır. Kısa dönemde bir zararı hissedilmez.
-Ara sıra ‘keyif’ almak için kullanım hedeflenir. Ancak bir süre sonra kullanım sıklaşır ve maddenin ‘keyif verici’ etkileri yok olur. Kullanım giderek sıklaşır ve daha önce kullanılmış olan dozlar ‘keyif’ vermez hale gelir. Daha yüksek dozlara ihtiyaç duyulur. Doz arttıkça her şey kötüye gider. ‘Bu son kullanımım’ diyerek kullanımlar daha da sıklaşır.
-‘Bir daha asla kullanmayacağım’ şeklindeki söylemler hep ‘son’ kullanımı başlatır. Ama o son kullanımlar hiç bitmez.
-‘Ben bağımlı değilim, kendimi kontrol ediyorum dendiği anda, madde arayışları, daha yüksek dozda madde ihtiyacı ile artık ‘bağımlılık’ başlamış, iş işten geçmiştir. Uzun bir süre sonra kişi maddenin olumsuz etkilerini görmeye başlar.
-Madde kullanan kişi, kullanımdan aldığı keyif ile zararlarını görüp, bırakmak istemesine rağmen, kendinde o gücü göremez hale gelir.
-Maddeyi bırakma arzusu ve bunu becerebileceğine karşı inancı kaybolur ve kişi kendisini güçsüz hisseder.
-Bırakacağım ama ‘Bu meret bırakılmaz ki‘ düşüncesi ile hem bırakmak ister hem de kullanıma devam eder.
-Bu dönemde algılanan zararlar artarsa kişide madde kullanımından kurtulma isteği doğabilir.
-Maddeyi bırakma isteği, maddeyi alma hissinden daha kuvvetli olduğu için kişinin bu aşamada desteklenmesi ve umut verilmesi onun "Yapabilirim" inancını destekler.
-Tedavinin bu dönemde çok büyük etkisi olur. Sonunda bir süre bırakılır. Olumsuz durumlar unutulur. Keyif verici etkileri ise hep akıldadır. Her şey yolunda giderken birdenbire ‘Ben kendimi kontrol edebiliyorum, bir kereden bir şey olmaz’ düşüncesi ile tekrar kullanım olur ve kısır döngüyü başlatır.
-Ebeveynlerin çoğu; çocukları madde kullanımına başladıktan 2 sene sonra haberdar olmaktadır. Bu süre içerisinde yapılacak müdahaleler madde kullanımından uzaklaştıracak önemli zamanlardır. Bu sebeple ergenlerdeki değişiklikleri iyi takip etmek gerekir.
-Haksız yere suçlamamak, dikkatli davranmak gerekir.
-Bu dönemde en erken yapılması gereken davranış ergenle sağlıklı iletişim kurmaya çalışmaktır.
-Öğretmenlerine, arkadaşlarına, yakın çevresindeki kişilere danışarak gözlemlerini sorabilirsiniz.
-İletişimi arttırmak için girişimlerde bulunmak, madde ya da alkol kullanımıyla ilgili sağlıklı bilgiler edinmesini sağlamak, farkında olmadan yapılabilecek özendirici konuşmalardan kaçınmak, çocuğunuzun ilgi alanları hakkında bilgi sahibi olmak ve bu alanlarda kendisiyle ortak paylaşımlarda bulunmak fayda sağlayacaktır.
-Bu dönemde siz çocuğunuzla alkol ve madde hakkında konuşmaktan kaçınırsanız, başkaları sizden önce konuşup yanlış bilgilendirebilir.
-Anne - babanın, gençten laf almak için söylediği bir söz ise; ‘’Kafayı bir hapla iyi yapıyorlar değil mi? cümlesi ile genç; yapılan işi desteklediğinizi düşünecek veya kullanmıyorsa merakı artıracaktır. -Kısa ve basit mesajlar vermek her zaman etkilidir. Önemli olan yaşına ve beklentisine uygun bilgi vermektir. Meraklandıracak, ilgi çekecek şekilde anlatmaktan kaçınmalıdır. ‘ Beyinlerini yok ediyorlar’ ‘Düşünemez hale gelecekler’
-Çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren kendilerini, bedenlerini korumayı ve riskli durumlarda ‘Hayır’ ‘İstemiyorum’ demenin gerektiğini öğretmemiz gerekir.
-Madde kullanımının ilk zamanlarında anlamak çok zordur. Belirtilerin çoğu ergenlik dönemine özgü özelliklerle benzerlik göstermektedir. Gençte ortaya çıkan değişikliklerin başka nedenden kaynaklanıp kaynaklanmadığı araştırılmalıdır. Madde kullanımını ayırt etmede laboratuar tetkikleri kullanılır. Madde kullanımını anlamanın en kesin yolu idrar testleri ve saç testidir. İdrar testleri kullanılan maddeye göre değişmekle birlikte, ortalama son üç günde madde kullanımı olduğuna ilişkin bilgi verir. Saç testleri daha net sonuçlar vermekle birlikte, daha pahalı bir yöntemdir.
- Madde kullanmaya başlayan kişilerdeki ilk değişiklik çevrelerinde yapmış oldukları değişikliklerdir. Eski arkadaşların yerini yeni arkadaşlar alır. İlk kez madde kullanımı çoğunlukla yeni çevrenin içinde olmaktadır. Maddeye daha rahat ulaşım sağlayabilecek kişilerle yakınlaşır, eski arkadaşları ile görüşmeyi tek tek bırakır.
- Duygu durumu çok çabuk değişir. Kısa süre içerisinde çok neşeli, çok öfkeli, huzursuz, keyifsiz olabilir.
- Ders durumunda ani değişiklikler olur. Notları düşmeye başlar, okula devamsızlık görülür.
- Evde tek başına kalmak istiyorsa ya da arkadaşları ile birlikte dışarıda nerede olduğunu söylemeden buluşmaya başladıysa dikkat edilmelidir.
- Ailesi ile olan ilişkileri mümkün olduğunca mesafeli tutmaya başlar. Evde daha az zaman geçirmek ister ki ailesiyle çatışmasın.
- Kılık-kıyafete para harcamadığı halde, fazla para harcamaya başlar. Kişisel bakımı azalır. Giyimine dikkat etmez. Paranın temini için zor kullanma veya yasadışı yollar kullanılabilir. Gözlerde kızarıklık ve şişlikler başlar.
- Sinirlilik, gerginlik, kişilerarası ilişkilerde sorunlar yaşar, dalgınlık, dikkatsizlik başlar.
- İçine kapanır. Uyku düzeni değişir. Ya çok uyur, ya da çok az uykuya ihtiyaç duyar.
- Psikolojisinde karamsarlık, umutsuzluk ya da inançsızlık gibi duygu durumları oluşur. Dalgınlık, dikkati toplamakta güçlük gözlenebilir. Derse odaklanma güçleşir. Kullanılan maddenin cinsine göre uykulu bir hal veya daha hareketli bir kişilik görülebilir.
-Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımı; hiçbir faydası olmayan, her gramıyla zehir saçan, ruhen ve bedenen kişiye zarar veren maddelerdir. Giderek okuldan uzaklaşma ve sonra da terk etme görülebilir. Konuşmada güçlük ortaya çıkabilir. Sarhoşluk halinde olduğu gibi konuşma peltekleşebilir.
-Niye kullandığını soranları ve bırakmasını isteyenleri düşman olarak görmesini sağlar. -Beslenme alışkanlığında bir değişiklik ortaya çıkabilir. Kilo kaybı görülebilir. Genellikle yemek yeme çok azalır. -Madde yoksunluğu, kullanılan maddenin cinsine göre farklı tablolar ortaya çıkarır. Huzursuzluk, sinirlilik, endişe yoksunlukta ortaya çıkan belirtilerdir.
-Vücutta yara izleri, kesi izleri görülebilir. Bu dikkat edilmesi gereken bir durumdur. -Duygulanımında ani değişiklikler olması, Olağanın dışında saldırganlaşması, İştah kaybı,
-Giderek okula, spora, hobilerine karşı ilgisini kaybetmesi -Sık sık durumla uyumlu olmayan uykulu ve dalgın olması
-Gittikçe daha çok yalan söylemesi
-Evde sıklaşan para ve başka eşyaların kaybolması -Vücudunda, giysilerinde alışılmışın dışında lekeler, koku veya başka işaretlerin olması Satan kişiyi veya satın alan kişiyi gördüğünüzde 155 'e haber vermeniz, hem geleceğimiz için hem de onların tedavi edilebilmesi için vatandaşlık görevidir.
-Tedavi olmak isteyen her yaş grubuna öncelikli olarak Psikologlarımız, Psikiyatri Uzmanlarımız ve bunların sevki ile gönderilecek olan merkezler AMATEM ( Alkol ve Madde Tedavisi Merkezi ) ile UMATEM ( Uçucu Madde Tedavi Merkezi ) hizmet vermektedir.
-Aile değil tedaviyi kişinin kendisi istemelidir. Kişinin kendisi tedavi olmak istemedikçe, maalesef etkili bir tedavi başarısı sağlanamamaktadır.
-Masrafları Sağlık Bakanlığı tarafından karşılanmakta olup, kişiler ayrı bir ücret ödememektedir. ‘’GELECEĞİMİZİ ve KENDİNİZİ BİR MERAK UĞRUNA YOK ETMEYİN.’’ Bafra Halkının ve Bafra’da ki Tüm Sivil Toplum Kuruluşlarının, İNTERYA DERNEĞİ tarafından başlatılan bu projeye; çocuklarımızın geleceği ve toplumun huzuru için destek vereceğini biliyorum, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.