Birilerine inanmak zorundayız...!

20 Ekim 2010, 02:02

Futbol adına düşüncelerimizi ve gelişen olaylar üzerine yorumlarımızı galibiyet ve mağlubiyet üzerine yazmak ve diğer unsurları görmezden gelmek ne kadar doğru olur acaba..

İnsan unsurunun futbol hizmeti adı altında yaptığı iyi şeyleri ve menfaat uğruna vermiş olduğu Zaraları vicdanımızın neresinde saklayacağız. Yoksa bir çokları gibi korkup kabuğumuza mı çekilmeli yada aman sendecilik mi oynamalıyız. Bu futbol uğraşısı içinde kim kimleri koruyacak kim kimlere destek olacak, destek olması gerekenimi yoksa gerçekleri yazanımı olmalıyız.Güç elimde olmadığına göre yazan kısmında olmak zorundayım.Doğruları yazınca kötü olan destek olunca sana kalmışlıkla suçlandığımızda üçüncü bir yolumu tercih etmeliyim.Doğruları anlayışla yorumlayan gerçekleri görüp tedbir alması gereken bizler mi olmalıyız veya gücü elinde bulunduranlarımı olmalı.

Bu durum her yıl ve her zaman böyle olmaya devam edecekse bizler ne yapmalıyız buyurun beyler diyerek verilen zararlara onay mı vermeliyiz. Bu zararların oluşmasında komplo üretme fabrikası gibi çalışan kişilerin pratikteki gibi uygulamalarını görünce aferin mi demeliyiz.

Yukarıda bahsettiğimiz anlayışların ve davranışların iyiye veya kötüye gitmesi kimlerin elinde,kimler tayin ediyor ve bu futbol sürecini yönlendirenler ne kadar doğru yapıyorlar….

İşte bu nedenle Bafra da ki futbol yaşantımızı yönlendiren SAYIN ZİHNİ ŞAHİN ve HÜSEYİN ÇAMAŞ bu soruları yanıtlamalıdır. Acaba doğru yönlendirebiliyorlar mı .?

Vatandaşın bu yönlendirilişlerden ne kadar haberi var ve ne anlıyor.

Komplo teorisi uzmanı dostlarının yönlendirmesiyle geldikleri bu durumdan ne kadar mutlu ve umutlular.

KOMLO TEORİSYENİ uzmanı dostlarının doğruyu yanlış, yanlışı doğruymuş gibi anlatmalarının ve yarattığı borç bataklarının sonuçlarından ne umuyorlar bende merak ediyorum. Her yıl birilerine inanmak zorundaydık sözlerini tekrarlayıp tekrar aynı hataları yapmak nasıl bir duygu acaba

A.H. adındaki komplo teorisyeni uzman dostlarının tavsiyeleriyle zamanı ve paraları boşa harcamak nasıl bir vicdani sorululuk duygusu veriyor acaba. Futbol oynatacağız diyerek her yıl sürüler halinde futbolcu transferleri yaparken nasıl bir duyguyla hareket ediyorlar acaba.

BAFRA’nın futbol yaşantısına ve hakkını yedikleri insanların hakkında ne düşünüyorlar acaba.Acaba diyorum üstün kişilikli dediğim ve bir çok kere aldatıldıkları konusunda savunduğum bu insanların aynı hataları bu yılda yapınca yoksa ben mi yanıldım diye düşünmeye başladım.

Beklide gerçekler gün gibi ortadayken ben birilerine inanmak zorun damı kaldım .

Tabiî ki benim inanmışlığımın bir külfeti olmadığı için sadece kendi moral bozukluğumla kalabilirim. Oysaki iki başkanımızın başkalarına inanmışlığının bedeli Bafra ya çok ağır olmaktadır.

1.0 galip veya mağlup olmamızın sonucunun futbol adına Bafra ya hiç bir şey kazandırmadığını yaşayan ve gören birisi olarak şunları rahatlıkla söyleyebilirim.Bu galibiyet ve mağlubiyet üzerinden kimler nasıl menfaat sağlıyor?.Cevabı verilmesi gereken budur

15 yıl geriye doğru baktığınızda bu sorunun yanıtını rahatlıkla görebilirsiniz.Bu yazımdan sonra komplo teorisyeni A.H adındaki şahıs hemen bilgisayar başına geçip bir çok yorumlar yazacaktır. Daha sonra başkanlarla istişareler yapıp Nedim hocaya ne yaparım? diye bir çok yalanı sıralayacaktır daha önce yapılan transferlerden para yediğimi iddia ettiği gibi. Halbuki sayın Başkanlarımız birilerine inanmak zorunda oldukları için bunlara da inanmıştır.Oysaki ben Nedim hoca olarak yazılarımda çok daha vahim ve gerçekleri burada gündeme getirebilirim.ÖRNEK… 800 Türk lirası yemek için genç futbolcuların lisanslarını kendisine alet eden kulüp çalışanını burada yazabileceğim gibi… Sonuç olarak bir şey çıkmayacağını da inanıyorum.

Geldiğimiz nokta futbol adına kocaman bir HİÇ tir…

Futbol oynamaya sahası olmayan daha çok dolaşanın etkili olduğu ve her yıl olduğu gibi transfer rekorları kıran takım özelliğini korumaktan başka hiçbir özelliğimiz yok. Elimizde ne futbol adına bir başarı ne bir tesis ne bir futbolcu, işin garip tarafı bunların oluşmasına da katkı veren yok.

Bu konular hakkında ben ancak yazımla anlatabilirim uygulayacak olan kendilerine pay biçecek BAŞKANLARDIR.

Birilerine inanmak zorundaydık cümlesini artık kaçış cümlesi olarak görmekte olduğumu anlıyor ve bundan sonrası için geleceğe umutla bakmak istiyorum… Doğrulara inanmak lazım…

Yozgat sorgun maçındaki yaşananlarda en dikkat çekici unsurun TARAFTARIMIZIN hiçbir olaya karışmadan sağduyulu davranmasıydı. Bu konuda kendilerini kutluyorum birkaç fanatik sorgun taraftarının saha içine atlamasıyla oluşan olaylarda çok vahim sonuçların oluşmaması sevindiricidir. TAKIMIMIZI kutluyor başarılar diliyorum.SAYGILARIMLA ………

Haber Yorumları İçin Tıkla

Yorum Gönder 0
Facebook Yorumları 0

Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.