AKCAGÖZ, MESLEKTAŞLARINI UNUTMADI

Cumhuriyet Halk Partisi Samsun İl Başkanı Av.Tufan Akcagöz, 5 Nisan Avukatlar günü nedeniyle bir açıklama yayınladı. Kendisi de Avukat olan ve tüm meslektaşlarının Avukatlar gününü kutlayan Tufan Akcagöz, "Avukatlık mesleği, dünyanın en eski mesleklerinden biridir. Hukuk ve bağımsız yargı deyince akla sadece yargı makamı gelmez, gelmemelidir. Avukatlar, hukuk mücadelesi verirken, aynı zamanda toplumun kurtuluşuna da vesile olmuşlardır. Bağımsız yargı dediğimizde, yargının üç sac ayağından biri de savunma makamıdır. Bağımsız bir savunma olmazsa, bağımsız bir yargı da olmaz. Dünyanın herhangi bir yerinde bir hukuk mücadelesi varsa, onun başında mutlaka kendisini topluma adamış bir hukukçu, bir Avukat vardır. Milletin hukukuna göz diken tüm siyasi iktidarlar, önce Avukatları baskı altına almışlardır. Türkiye'de bugün yaşanan manzara işte tam da bunun bir göstergesidir. Avukatların üzerindeki baskı, milletin hukukunu teslim almaya yönelik bir eylemdir. Yaşadığımız günlerde, Avukatların sırf işlerini yaptıkları için bir takım hukuksuz uygulamalara maruz kaldığını gördük. Bunlar, toplumu, kamu vicdanını ve en önemlisi hukuk devletini yaralayan gelişmelerdir. " dedi.

OHAL şartlarında bile bireylerin hak ve özgürlüklerinin savunulması noktasında görevlerini aynı duyarlılıkla sürdüren Avukatların, bu tarihi süreçte daha büyük bir görev ve sorumluluk içinde olması gerektiğini dile getiren Akcagöz, " Hukuk ve adalet kavramları, bir kişiyi ilgilendiren, sadece belli bir zümreye ait olan kavramlar değildir. Adalet, vicdan demektir. O vicdanın yaralanmaması için elimizden geleni yapmak, yaşamsal bir ödevdir. Bugün ülkemizde hukukun temel ve evrensel ilkelerinin zaman zaman görmezden gelindiğini, hiçe sayıldığını görüyoruz. Avukatlar, işlerini yaparken bir takım zorluklara maruz bırakılıyorlar. Savunma yaptığı için siyasi iktidarın şiddetine maruz kalan Avukatlar var. Ergenekon ve Balyoz davaları ile dejenere edilen yargı sistemi, şimdi de OHAL şartlarına teslim edilmiş durumdadır. Tarikat ve cemaat yapılanması, Türk yargısına büyük zararlar vermiştir. Bugün, insanların savunma hakları, Ohal uygulamaları ile kısıtlanmaktadır. OHAL, bir genel kural ve süreç gibi işletilmektedir. Avukatlar, bu süreçte müvekkilleri ile ya görüşememekte, ya da görüşürken büyük kısıtlamalara ve uygulamalara maruz bırakılmaktadır. Avukatlara yaşatılan bu türlü zorluklar, savunma makamına ve savunma hakkına yönelik bir baskı olarak değerlendirilmelidir. Bu hukuksuz uygulamalar son bulmadan, adaletten de, hukuk devletinden de söz etmek mümkün değildir. Toplum nezdinde adalete olan güven, her geçen gün azalıyor. Bunu bizzat Adalet Bakanı söylüyor. Neden bu duruma geldiğimizi bugün sorgulamaz isek, yarın çok geç olabilir. O nedenle, 16 Nisan da, bir sorgulama tarihidir. Vatandaşımız, 16 Nisan'da bir sorgulama yapacaktır. Ülkede yaşanan her türlü adaletsizliğe, hukuksuzluğa karşı hayır demek, bir vatandaşlık görevidir. Hukuk devleti ilkelerinin hiç bir zaman zedelenmediği, devleti yönetenlerin hukuka saygılı olduğu, hukukun bir silah olarak kullanılmadığı, özgür bir toplum ve devlet yapısı içinde yaşamak dileğiyle, tüm meslektaşlarımın 5 Nisan Avukatlar gününü kutluyorum. " diye konuştu.